İş Yerinde Nasıl Konuşulur
Güçlü veya farklı bir fikir ifade ettiğinizde, iş yerinde konuştuklarınız bilişsel çarpıklıklara sebep olabilir. İş yerinde nasıl konuşulur yada nasıl konuşulmalıdır. Dikkat etmeniz gereken bazı noktaları yazımız içerisinde değineceğiz.
Hayatımızın gerçeği söylediklerinizin, deneyimlediklerinin, kurallarının, yetiştirilmelerinin, kültürlerinin ve onların ellerinden alınmalarını ve bunları anlayabilmeleri için söylediklerinizin zihinsel filtrelerinden geçecektir. Söylediklerinizi nasıl anlayacağınız konusunda hiçbir kontrolden çıkmıyorsunuz, ancak bunu anlamaları için güvenli bir ortam yaratarak söylemek istediklerinizi karşınızda ki kişiye doğru yansıtmalısınız.
İş yerinizde bulunan kişilerle konuşurken bunlara dikkat etmelisiniz.
Bir Davranış veya Değer Çerçevesi kullanın
İnsanlar biyolojik ve kültürel etkiler aracılığıyla bir dizi zihinsel “filtre” oluştururlar. Daha sonra bu filtreleri dünyayı anlamlandırmak için kullanırlar. Düşünceler fikir haline gelir ve tutumlar, kurallar, inançlar ve dünya görüşleri tarafından etkilenir. Daha sonra seçtikleri seçimler bir çerçeve oluşturmalarından etkilenir. Çerçeveleme, bir konunun belirli yönlerini seçerek konunun belirli yorumlarını ve değerlendirmelerini ortaya çıkarmak için onları daha belirgin kılar.
Davranış çerçevesini ve değer çerçevesini kullanarak, fikrinizin karşı tarafa aktarırken ses tonunuza ve vücut dilinize dikkat ederek aktarmaya çalışın. Yanlış veya iğneleyici sözcük kullanımından kaçının.
İyi Niyetinizi Paylaşın
Güçlü ve farklı düşüncelerinizi paylaşmadan önce olumlu niyetinizi hızlı ve açık bir şekilde açıklayarak diğer kişi için güven oluşturun. Neyi niyet etmediğinizi açıkça belirtmek de yararlı olabilir. Örneğin, “Konuyla ilgili deneyimimden dolayı sadece sana tavsiyede bulunmak istiyorum. İşini öğretmek yada yaptığın işi sorgulamak niyetinde değilim.”
Diğer kişi için güven oluşturmak, iş yerinde yaşayacağınız olumsuzlukların önüne geçecektir.
İçeriğe Odaklanın
Çoğu kuruluş, insanların söylediklerinin içeriğine daha fazla odaklanır ve içeriği paylaşırken sergiledikleri duygular hakkında tartışmalardan kaçınır. Bununla ilgili problem şu ki, duyguları tartışmasak da, bu duyguları gösteren kişi hakkında ne düşündüklerini ve en kötüsünü varsaydıklarını tahmin ediyoruz. İyi bir strateji, onları gördüğünüzde güçlü duygulara neyin sebep olduğunu sormak olacaktır.
Kişisel zorluklarınızı iş yerinde bir arkadaşınız ile paylaşırken çok fazla detay vermemelisiniz. Eşiniz, çocuğunuz yada geçim ile ilgili sıkıntılarınızı ön planda tutmamaya özen gösterin. Aile içinde kalması gereken sorunları yine aile içinde çözüme götürmelisiniz. Yaşadığınız bazı sıkıntılar benzer sıkıntıları yaşayan iş arkadaşlarınız için örnek oluşturabilir. Bu tarz bir durumda farklı konuların odak noktası olabilir ve iş hayatınızı riske sokabilirsiniz.
Çalışma hayatınızda konuşma ve ikili etkileşimler önemli bir yer oluşturmaktadır. Mesai arkadaşlarınız ve aynı ortamı paylaştığınız kişiler ile olan diyaloglarınız iş hayatınıza etki edeceğini göz önüne alarak konuştuklarınıza dikkat etmelisiniz.
İçerik Özet Başlıkları